4 Ağustos 2025 tarihinde Halk TV sosyal medya hesabından yayınlanan bir paylaşım, sermaye piyasalarında şaşkınlık ve tepkiyle karşılandı. “Turkcell 538,7 milyon dolara satıldığını açıkladı” başlığıyla duyurulan içerik, şirketin yatırımcılarını ve kamuoyunu yanlış yönlendirecek şekilde kurgulandı. Oysa aynı gün Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan resmi açıklamada, Turkcell’in kendisinin değil, Ukrayna’daki iştirakleri olan Lifecell LLC, LLC Global Bilgi ve LLC Ukrtower’ın satış işleminin tamamlandığı duyurulmuştu. 538,7 milyon dolarlık işlem, yalnızca bu üç iştirakle ilgiliydi.

Ancak Halk TV, haberin içeriğini bu şekilde sunmak yerine; Turkcell’in tamamının satıldığı algısını oluşturacak bir başlık kullanmayı tercih etti. Peki bu dil kazara mı seçildi, yoksa piyasayı etkilemeye yönelik bilinçli bir manipülasyon mu? İşte tam da bu soru yatırımcıların aklına düşen esas endişe.
Yatırımcılar öfkeli: Birçok küçük yatırımcı bu paylaşım sonrası yaşanan kafa karışıklığı nedeniyle zarara uğradıklarını belirterek, Halk TV hakkında RTÜK ve SPK’ya şikayet başvurusunda bulunacaklarını, ayrıca savcılığa suç duyurusunda bulunmaya hazırlandıklarını ifade etti. Uzmanlar uyarıyor: Sermaye piyasalarında haber dilinin, özellikle başlıkların büyük önemi olduğuna dikkat çeken hukukçular; bu tür manipülatif yayınların, 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 107. maddesi kapsamında suç teşkil edebileceğine vurgu yapıyor.
Piyasada her haberin etkisi vardır. Ancak kasıtlı ya da ihmal sonucu ortaya çıkan yanıltıcı başlıklar, artık sadece “gazetecilik hatası” olarak değil; finansal suistimal olarak da değerlendiriliyor.
Gözler şimdi Halk TV'de. Gerekli düzeltmeyi yapacaklar mı, yoksa yatırımcıların hukuki mücadelesi mi başlayacak?
Böyle Habercilik Olmaz Olsun!
Bir şirketin yurtdışındaki iştiraklerini satması, kendi satılmış gibi başlık atılarak veriliyorsa burada artık gazetecilikten değil, algı mühendisliğinden söz etmek gerekir. Sosyal medya üzerinden “tıklama uğruna” gerçekle bağdaşmayan, piyasayı yönlendirme potansiyeli taşıyan bu tür yayınlar; sadece kamuoyunu değil, aynı zamanda sermaye piyasalarının istikrarını da tehdit etmektedir. Halk TV’nin yaptığı bu paylaşıma karşı şimdiye dek herhangi bir düzeltme gelmemiş olması ise durumu daha vahim hâle getiriyor.
Buradan açıkça ifade etmek gerekir ki: SPK ve Borsa İstanbul bu tür manipülatif başlıklara karşı artık sessiz kalmamalıdır. Çünkü sermaye piyasaları güven üzerine kurulur. Eğer medya kuruluşları bu güveni sarsacak sorumsuzlukla hareket ederse, yatırımcılar bir gün değil her gün zarar görmeye devam eder.
Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi bir gazetecilik görevi değil, hukuki ve etik bir sorumluluktur. Bu sorumluluğu yerine getirmeyenler hakkında gerekli adımlar atılmazsa, benzer başlıklarla manipülasyon yapılması kaçınılmaz olacaktır.
