Zürih merkezli saygın İsviçre bankası UBS, yatırımcıların dikkatini çekecek bir tahminle piyasaların nabzını tuttu. Banka, son dönemdeki altın fiyatlarındaki geri çekilmeyi "sadece bir ara" olarak nitelendirirken, değerli metalin ons başına 4.700 dolar seviyesine doğru yükselebileceğini öngördü.
Siyasi Riskler ve Küresel Borç Altına Desteği Artırıyor
UBS stratejistleri, yükseliş trendinin devam edeceğine olan inancını koruyor. Bu iyimserliğin temelinde, artan siyasi ve finansal piyasa riskleri yatıyor. Bankaya göre, bu riskler güvenli liman varlıklarına olan talebi sürekli kılacak.
Ulrike Hoffmann-Burchardi liderliğindeki ekip, altının yükselişini tetikleyecek temel faktörleri şöyle sıraladı:
ABD Hükümet Kapanması Belirsizliği: Ekip, potansiyel bir harcama yasa tasarısı oylamasına rağmen, Kongre'nin uzun vadeli bir anlaşmaya varamaması durumunda gelecek yılın başında bir kısmi kapanma olasılığının hala mevcut olduğuna dikkat çekiyor.
Yüksek Mahkeme Kararı Beklentisi: Uluslararası Acil Ekonomik Güçler Yasası kapsamındaki tarifelerin yasallığıyla ilgili Yüksek Mahkeme'nin bekleyen kararı etrafındaki belirsizlik, UBS'ye göre altına devam eden destek sağlayacak.
Yükselen Küresel Devlet Borçları: Bankanın analizine göre, mali sürdürülebilirlik ve para biriminin değer kaybı endişeleriyle artan küresel devlet borcu seviyeleri, altına olan yatırım talebini önemli ölçüde artırıyor.
Talep Rekor Kırdı: Merkez Bankaları Alıma Devam Ediyor
Dünya Altın Konseyi'nin (WGC) son verileri, UBS'nin tahminlerini destekler nitelikte. Verilere göre, yatırım akışları ve yenilenen merkez bankası alımlarının yönlendirmesiyle toplam altın talebi, Eylül çeyreğinde rekor bir seviyeye ulaştı.
UBS, bu yıl ve gelecek yılki altın talebinin, 2011 yılından bu yana görülen en güçlü talep olmasını beklediğini açıkladı. Bu durum, altının sadece kısa vadeli bir spekülasyon aracı değil, aynı zamanda küresel ekonomik belirsizlikler karşısında güçlü bir uzun vadeli rezerv varlığı olarak konumunu sağlamlaştırıyor.
