YatırımX Şirket Haberleri Devletten Net Talimat: Uçaklara SAF Zorunluluğu Resmen Başladı

Devletten Net Talimat: Uçaklara SAF Zorunluluğu Resmen Başladı

Türkiye, 2 Temmuz 2025 itibarıyla uçaklar için sürdürülebilir havacılık yakıtı (SAF) kullanımını zorunlu hale getirdi. Havayolu şirketlerini bekleyen maliyetler ve operasyonel etkiler ne olacak?

Türkiye, havacılıkta karbon emisyonlarını azaltmaya yönelik tarihi bir adım attı. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) tarafından 2 Temmuz 2025’te yürürlüğe giren “Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı Talimatı (SHT-SAF)” ile, Türkiye kalkışlı uluslararası uçuşlarda sürdürülebilir havacılık yakıtı (SAF) kullanımı artık yasal bir zorunluluk haline geldi.

Yayımlanan talimatla birlikte, havayolu şirketleri kadar akaryakıt tedarikçileri de bu dönüşümün parçası haline getirildi. SHGM her yıl, sürdürülebilir yakıt kullanımıyla sağlanması gereken minimum emisyon azaltım oranını açıklayacak. Yakıt tedarikçileri bu orana uygun şekilde piyasaya SAF sunmakla, havayolu şirketleri de bu miktarı tüketmekle yükümlü olacak. Üstelik bu yakıtın %90’ının Türkiye’den ikmal edilmesi şart koşuluyor. Yani artık uçaklar yalnızca çevreci yakıtla değil, aynı zamanda yerli tedarikle havalanacak.

Bu düzenleme, ICAO’nun 2030 yılına kadar hedeflediği %5 karbon emisyonu azaltımı kapsamında hayata geçirildi. Söz konusu yükümlülük, insani yardım, yangın söndürme ya da devlet uçuşları gibi özel statüdeki seferleri kapsamasa da, Türkiye merkezli tüm ticari uluslararası uçuşlar bu kurallara tabii olacak. Ayrıca, mücbir sebep sayılabilecek savaş, afet, ambargo gibi durumlar haricinde bu kurallarda herhangi bir esneklik tanınmayacak.

Türkiye’nin bu stratejik hamlesi sadece çevreci bir adım değil; aynı zamanda enerji politikaları açısından da dikkat çekici. Çünkü ithal bağımlılığı olan havacılık yakıtı piyasasında, yerli üretimi zorunlu kılarak içeride bir SAF ekosistemi oluşturmayı hedefliyor.

Bu kapsamda TÜPRAŞ, 2026 yılında yıllık 20 bin ton üretimle SAF üretimine başlayacağını, ardından kapasiteyi 400 bin tona çıkaracağını açıkladı. Aynı şekilde DB Tarımsal Enerji’nin yıllık 100 bin tonluk bir tesis yatırımına başladığı, SOCAR’ın da STAR Rafinerisi üzerinden projelendirme yaptığı biliniyor. THY-Opet ise halihazırda SAF harmanlayarak İstanbul Havalimanı’ndan ikmal sağlamakta; yakın vadede tamamen yerli üretim için de hazırlıklarını sürdürüyor.

SAF Zorunluluğu ve Halka Açık Şirketlere Etkisi

ŞirketDurumuEtkisi / Rolü
Türk Hava Yolları (THYAO)SAF kullanımı zorunlu hale geldi, maliyet baskısı artabilir. Yüksek hacimli olduğu için geçiş avantajlı.Zorunluluğa uyum sağlaması gerekiyor; ESG skoru pozitif etkilenebilir.
Pegasus (PGSUS)Düşük maliyetli model nedeniyle artan yakıt maliyeti doğrudan marjları etkileyebilir.Maliyet artışı operasyonel karı zorlayabilir; uyum yatırımı gerekebilir.
Tüpraş2026'da 20 bin ton SAF üretimine başlayacak, 400 bin ton hedefliyor.Ana tedarikçi olacak; yerli SAF arzını sağlayacak.
DB Tarımsal Enerji100 bin ton kapasiteli SAF tesisi kuruyor.Alternatif tedarikçi olarak pazarda etkili olacak.
SOCAR (STAR Rafineri)SAF üretim projeleri planlama aşamasında.Yatırıma geçerse ek kapasite katkısı olabilir.
THY-OpetŞu an harmanlama yapıyor, yerli SAF üretimi için hazırlık içinde.İkmal sürecinde stratejik rol oynuyor; yerli üretimle bağımsızlaşabilir.

Peki bu tablo, Borsa İstanbul’da işlem gören havayolu şirketlerini nasıl etkileyecek?

Öncelikle kısa vadede maliyet baskısının artması kaçınılmaz. SAF, hâlihazırda konvansiyonel jet yakıtına göre çok daha pahalı. Bu da özellikle düşük maliyetli havayolu modeliyle faaliyet gösteren şirketler için doğrudan operasyonel kar marjlarını tehdit edebilir. Ancak Türk Hava Yolları gibi yüksek ölçekli yapılar için maliyet daha yayılabilir durumda.

Bir diğer önemli konu da tedarik zinciri riski. Yerli üretim artmadan, sınırlı arz nedeniyle planlamada zorlanmalar yaşanabilir. Şirketlerin uçuş planlamalarını ve yakıt ikmal sistemlerini bu yeni düzene uygun şekilde yeniden yapılandırmaları gerekecek. Özellikle SAF kullanımına uygun altyapının eksik olduğu küçük havalimanlarında bu geçiş sancılı olabilir.

Ancak bu tabloyu sadece riskler üzerinden okumak eksik olur. Uzun vadede SAF’a geçiş, çevresel sürdürülebilirlik skorlarıyla birlikte havayolu şirketlerinin kurumsal yatırımcı nezdinde değerini de artırabilir. Avrupa’daki “yeşil fonlar”ın yatırım önceliklerini göz önünde bulundurduğumuzda, uyum sağlayan şirketlerin hem prestij hem de piyasa değeri açısından öne çıkması olası.

Türkiye, sürdürülebilir havacılıkta kuralları netleştirdi. Artık sıra uygulamada. Önümüzdeki dönemde hem üreticiler hem de taşıyıcılar için bu sürecin nasıl yönetileceği, sadece iklim politikası değil, aynı zamanda borsadaki fiyatlamalar açısından da belirleyici olacak.

Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) Nedir?

Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF), fosil kaynaklar yerine bitkisel atıklar, hayvansal yağlar, tarım kalıntıları veya organik bazlı atıklardan üretilen, çevre dostu bir jet yakıtıdır. Geleneksel jet yakıtlarıyla harmanlanarak kullanılabilir ve uçak motorlarında herhangi bir teknik değişiklik gerektirmez.

SAF’ın temel amacı, havacılıktan kaynaklanan karbon emisyonlarını azaltmaktır. Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) gibi kuruluşlar tarafından da desteklenen bu yakıt türü, 2030 yılına kadar dünya genelinde havacılık sektöründe %5'e varan bir emisyon azaltımı hedefinin temel araçlarından biridir.

SAF’ın Özellikleri:

Fosil olmayan kaynaklardan üretilir.

Jet yakıtlarıyla karıştırılarak doğrudan kullanılabilir.

Karbondioksit (CO₂) emisyonunu, yaşam döngüsü boyunca geleneksel yakıtlara kıyasla %70’e kadar azaltabilir.

Yenilenebilir ve yerli kaynaklardan üretilebilir, böylece enerji bağımsızlığına katkı sağlar.

Neden Önemli?

Küresel havacılık sektörü, sera gazı salımının önemli aktörlerinden biri haline geldi. SAF, karbon dengeleme ve çevresel sürdürülebilirlik açısından sektörün önünü açıyor. Türkiye gibi ülkeler için bu dönüşüm, aynı zamanda enerji politikası ve sanayi stratejisi anlamına geliyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *