YatırımX Ekonomi Cevdet Yılmaz: Yeni Neslin Üretken Alanlara İlgisi Azaldı

Cevdet Yılmaz: Yeni Neslin Üretken Alanlara İlgisi Azaldı

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, üretim kültürünün zayıfladığını, enflasyonla mücadelenin para politikası ve sıkı tasarrufla yürütüldüğünü açıkladı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Turkuvaz Medya tarafından düzenlenen 5. Finansın Geleceği Zirvesi'nin açılışında önemli açıklamalarda bulundu. Yılmaz, küresel ve ulusal ekonomiye dair değerlendirmelerinin yanı sıra, genç kuşağın sanayi ve tarım gibi üretken alanlara ilgisinin azaldığına dikkat çekerek "Üretim kültürü tüm dünyada da bizde de zayıflıyor" uyarısını yaptı.

Küresel Gelişmeler ve Türkiye Ekonomisi

Yılmaz, dünya büyümesinin tarihsel ortalamaların altında kaldığını, 2025-2026 döneminde küresel büyümenin yüzde 3,1-yüzde 3,2 bandında olmasının beklendiğini aktardı. Dünya ticaret hacminin dünya büyümesinin gerisinde kalmasının, küresel çapta "daha kapalı bir dünyaya doğru" gidildiğinin göstergesi olduğunu belirtti. FED'in faiz indirimi kararına da değinen Yılmaz, bu durumun gelişmekte olan ülkeler için finansal koşulları olumluya çevireceğini ve Türkiye'ye finansal akışı desteklemesini beklediklerini söyledi.

Türkiye ekonomisinin son 23 yılda yıllık ortalama yüzde 5,4 büyüme kaydettiğini vurgulayan Yılmaz, bu sayede kişi başına düşen gelirin AB ortalamasına oranının yüzde 38'den bugün yüzde 70'e ulaştığını ifade etti.

Öncelik Enflasyon ve İstikrar

Ülkenin mevcut önceliğinin finansal piyasalarda istikrarı sağlamak ve enflasyonu düşürmek olduğunu belirten Yılmaz, "Büyümeyi ve istihdamı feda etmeden dengeli bir yapı içinde politikalarımızı hayata geçiriyoruz" dedi.

2025 yılının üçüncü çeyreğinde Türkiye'nin yüzde 3,7 büyüdüğünü, sanayi sektörünün yüzde 6,5 ile lokomotif görevi üstlendiğini kaydetti. Tarımdaki küçülmenin ise iklim koşullarından kaynaklandığını ve bunun hem büyümeyi hem de gıda fiyatları dolayısıyla enflasyonla mücadeleyi olumsuz etkilediğini sözlerine ekledi.

Ekonomik Hedefler ve Güçlü Yapı

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, 2025 sonunda Türkiye'nin milli gelirinin 1,5 trilyon doları aşacağını ve IMF tahminleri gerçekleşirse dünyanın 16. büyük ekonomisi olunacağını bildirdi. Satın alma gücü paritesine göre ise İtalya'yı geride bırakarak Avrupa'nın 4. büyük ekonomisi olmayı hedeflediklerini açıkladı. Yıl sonu itibarıyla cari açığın milli gelire oranının yüzde 1,4 civarında olacağını tahmin ettiklerini ifade etti.

Yılmaz, Türkiye'nin mali disiplini sayesinde düşük borçlulara sahip bir ülke olduğuna dikkat çekerek, "AB tanımlı genel yönetim borç stokunun milli gelire oranı yüzde 24'ler civarında. Aynı oran AB’de yüzde 82" bilgisini paylaştı.

Finans Sektöründe Dönüşüm

Finans sektörünün sürdürülebilir kalkınmada kritik rol oynadığını dile getiren Yılmaz, Türk finans sektörünün küresel belirsizlikler karşısındaki dayanıklılığını övdü. Sektörün bankacılık ağırlıklı yapısına karşın, Katılım Finans Bilgi Merkezi'nin kurulması gibi adımlarla çeşitliliğin artırılacağını kaydetti. Bireysel Emeklilik Sistemi'nin (BES) 18 milyon kişiye ulaştığı ve TROY yerli kart şemasının pazar payının yüzde 20'leri aştığı verilerini de paylaştı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *