Citigroup analistlerine göre, Hürmüz Boğazı'nda meydana gelebilecek bir kapanma durumu, dünya enerji arzının merkezinde ciddi bir etkiye neden olabilir. Brent ham petrol fiyatları varil başına 90 dolara kadar yükselebilir ve küresel enerji piyasalarında önemli bir dengesizlik yaratabilir. Bu durum tüketicilere de yansıyarak enerji fiyatlarında belirgin artışlara neden olabilir.
Citigroup analistlerine göre, küresel enerji arzının merkezinde bulunan Hürmüz Boğazı'nda olası bir kapanma durumunda, Brent ham petrol fiyatının varil başına 90 dolara kadar çıkabileceği belirtiliyor.
Bankanın enerji analistleri, Hürmüz Boğazı'nda meydana gelebilecek bir kapanmanın uzun vadeli olmasını beklemiyor.
Bankanın enerji araştırma ekibinden Anthony Yuen ve Eric Lee'ye göre, Hürmüz Boğazı'ndan geçişlerin engellenmesi petrol fiyatlarında ani ve sert bir artışa neden olabilir.
Analistler, olası bir kapanmanın kısa vadeli etkilere yol açabileceğini ancak siyasi ve askeri aktörlerin önceliğinin Hürmüz Boğazı'nın yeniden açılmasına odaklanacağını belirtiyor.
Hürmüz Boğazı, Basra Körfezi ile Umman Körfezi arasında yer alarak önemli OPEC üreticilerinin petrolünü dünya pazarlarına taşıyan kilit bir geçit konumunda bulunuyor.
Küresel petrol ticaretinde büyük bir rol oynayan Hürmüz Boğazı, dünya genelindeki günlük ham petrol arzının yaklaşık yüzde 20'sine ev sahipliği yapıyor.
Citigroup'un analizine göre, Hürmüz Boğazı'ndaki kapanma durumunda günlük yaklaşık 3 milyon varillik bir petrol sevkiyat kesintisi olabileceği tahmin ediliyor. Analistlere göre, İran'ın petrol ihracatındaki olası aksamaların piyasa üzerindeki etkisinin sınırlı kalabileceği düşünülüyor.
Citigroup'un değerlendirmeleri, enerji piyasalarında artan jeopolitik risklerin yatırımcılar ve karar alıcılar tarafından dikkatle izlendiği bir dönemde yapıldı.
Brent petrol vadeli işlemleri şu anda varil başına yaklaşık 77 dolardan işlem görüyor. Hürmüz Boğazı'ndaki risklerin artması durumunda fiyatların mevcut seviyelerin üzerine çıkabileceği ihtimali güçleniyor.
Banka analistleri, bu tür senaryoların sadece fiziksel arz dengesini değil, aynı zamanda piyasalardaki risk algısını da belirleyici hale getireceğini vurguluyor.