ABD Başkanı Donald Trump, Federal Rezerv'in bu hafta yapacağı kritik toplantı öncesinde, merkez bankasına yönelik faiz oranlarını "daha büyük" bir şekilde indirme çağrısında bulundu.
Pazartesi günü sosyal medya platformları üzerinden yaptığı paylaşımda Trump, FED Başkanı Jerome Powell'ı hedef alarak, "Çok geç, faiz oranlarını hemen ve aklına gelenden daha büyük bir şekilde indirmeli. Konut satışları fırlayacak!!!" ifadelerini kullandı. Bu agresif çağrı, özellikle konut piyasasına dikkat çekerek ekonomiyi canlandırma arzusunu net bir şekilde ortaya koydu.
Faiz İndirimi Talebinin Ekonomik ve Siyasi Yankıları
Başkan Trump'ın bu baskısı, ABD Merkez Bankası'nın politika yapıcılarının üzerinde hissettiği siyasi baskıyı bir kez daha gündeme getirdi. Geleneksel olarak bağımsız bir kurum olarak kabul edilen FED, genellikle siyasi müdahalelerden uzak durmaya çalışır.
Ancak Trump'ın kamuoyu önünde yaptığı bu tür açıklamalar, FED'in kararlarının siyasi motivasyonlarla alınabileceği endişelerini artırabilir.
Ekonomistler, böyle bir faiz indiriminin konut piyasasına olumlu yansıyacağını belirtse de, bu durumun enflasyonist baskıları artırabileceği yönünde de uyarılarda bulunuyor.
Öte yandan, FED'in alacağı karar, küresel piyasalar tarafından yakından izleniyor ve herhangi bir faiz indirimi, doların değerini ve uluslararası sermaye akışlarını doğrudan etkileyebilir.
Fed'in Karar Masasındaki Faktörler
FED, faiz kararlarını belirlerken yalnızca konut piyasasını değil, aynı zamanda işsizlik oranları, enflasyon ve küresel ekonomik görünüm gibi bir dizi makroekonomik veriyi dikkate alıyor.
Trump'ın çağrısına rağmen, FED Başkanı Powell ve ekibinin bu toplantıda nasıl bir yol izleyeceği, piyasaların önümüzdeki dönemdeki yönü için belirleyici olacak.
