Amerikan kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, yayımladığı son raporda Asya-Pasifik bölgesi için 2026 yılına dair önemli uyarılarda bulundu. Rapora göre bölge, güçlü finansal tamponlara sahip olsa da, artan jeopolitik gerilimler, ABD tarifeleri ve Çin ekonomisindeki yavaşlama gibi faktörler nedeniyle daha kırılgan bir döneme giriyor.
Çin'de Büyüme Hız Kesiyor, Ticaret Baskı Altında
Fitch Ratings'in "Asia-Pacific Sovereigns Outlook 2026" başlıklı raporu, bölgenin ticaret dinamiklerinin baskı altında kalacağını öngörüyor. Raporda öne çıkan temel bulgular şunlar:
Çin Ekonomisi: Çin'deki büyümenin 2025'teki yüzde 4,8 seviyesinden 2026'da yüzde 4,1’e gerilemesi bekleniyor. Süregelen emlak sektörü krizi, düşük iç tüketim ve devam eden düşük fiyat baskıları bu yavaşlamanın ana sebepleri olarak gösteriliyor.
Küresel Ticaret: ABD tarafından uygulanan tarifeler ve Çin’deki büyüme kaybı, bölgenin genel ticaret performansını olumsuz etkileyecek. Yapay zekâ (YZ) odaklı ticaretin desteği sürse de, teknoloji dışı ihracatta belirgin bir zayıflama öngörülüyor.
Kamu Borcu ve Protesto Riski Yükseliyor
Asya-Pasifik genelinde mali dengelerin yaklaşık yarısında iyileşme beklense de, bütçe konsolidasyonu (düzeltme) çabalarının sınırlı kalacağı vurgulanıyor. Sosyal destek ve istihdam teşvikleri gibi kamu harcamalarını artıran politikalar nedeniyle bölgedeki kamu borcu yükünün artması bekleniyor:
Kamu borcunun milli gelire oranı 2024'te yüzde 46,8, 2025'te yüzde 49,1 ve 2026'da yüzde 50,1’e yükselmesi bekleniyor.
Ayrıca, 2025 yılında birçok Asya ülkesinde yaşanan hayat pahalılığı, yolsuzluk iddiaları ve genç işsizliği kaynaklı protestoların 2026'da yeniden alevlenme riski taşıdığı belirtiliyor.
Kredi Görünümü
Fitch, çoğu ülkenin kredi görünümünü "durağan" seviyesinde tutuyor. Ancak, siyasi belirsizlik ve büyüme görünümündeki zayıflama nedeniyle Tayland'ın görünümünün "negatif" olarak korunduğu ifade ediliyor.
Raporda, Çin'in kredi notunun 2025'te düşürüldüğü, buna karşın Pakistan ve Özbekistan’ın ise not artışı alan ülkeler arasında yer aldığı bilgisi de yer alıyor.
Jeopolitik risklerin 2026 boyunca yüksek seyrini sürdüreceği uyarısı, yatırımcılar ve politika yapıcılar için bölgenin geleceğine dair önemli bir sinyal niteliğinde.
