Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2026-2028 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programı (OVP) açıklayarak, Türkiye ekonomisinin mevcut durumu ve gelecek hedefleri hakkında kapsamlı bilgiler verdi. Yılmaz, uygulanan ekonomik programın başarıyla devam ettiğini, temel makroekonomik yaklaşımdan sapma olmadığını ve Türkiye'nin benzer ülkelerden olumlu yönde ayrışmaya devam ettiğini belirtti.
Yılmaz, program kapsamında 2026’da yüzde 3,8, 2027’de yüzde 4,3 ve 2028’de yüzde 5 büyüme hedeflendiğini, enflasyonun ise 2025’te yüzde 28,5’ten başlayıp 2028’de yüzde 8 seviyesine gerilemesinin öngörüldüğünü ifade etti.
Yılmaz, dezenflasyon sürecinin kesintisiz devam etmesini beklediklerini vurgularken, "Kalıcı fiyat istikrarı hedefimize ulaşacağımıza inancımız tamdır" dedi.
Ekonomik Göstergelerde Olumlu Tablo
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, ekonomik programın başarıyla uygulandığını ve hedeflerden sapma olmadığını belirtti. Türkiye ekonomisinin, benzer ülkelere kıyasla olumlu ayrışmaya devam ettiğini ve dış şoklara karşı dayanıklılığını koruduğunu söyledi.
Enflasyonla mücadeleye ilişkin Yılmaz, Haziran 2024’ten itibaren başlayan kesintisiz dezenflasyon sürecinde 42,5 puanlık düşüş sağlandığını belirtti. Eylül ayı ve yılın geri kalanında da bu sürecin devam etmesinin beklendiğini aktardı.
Milli gelir büyümesinin 2025’in ilk yarısında yüzde 3,6 ile ılımlı bir seyir izlediğine değinen Yılmaz, iç talebin dengeli yönetildiğini ve sürdürülebilir büyüme kompozisyonunun korunduğunu ifade etti.
Cari Açık ve TL Mevduatta İyileşme
Cari işlemler açığının tarihsel ortalamaların altında seyrettiğini belirten Yılmaz, ekonomik program ve politika eşgüdümü sayesinde 59,7 milyar dolarlık açığın gerilediğini söyledi.
Son iki yılda TL mevduatın toplam mevduat içindeki payının %60,7’ye yükseldiğini hatırlatan Yılmaz, Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarının toplam mevduat içindeki payının yüzde 1,7’ye gerilediğini, KKM’nin 2026’da tamamen kapatılacağını belirtti.
Uluslararası rezervlerin tarihi rekor seviyelere ulaştığını söyleyen Yılmaz, Ağustos itibarıyla brüt rezervlerin 178,4 milyar dolara çıktığını ve ülke risk priminde de önemli bir gerileme görüldüğünü aktardı.
Ekonomik Hedefler ve Makro Göstergeler
Yılmaz, 2025 yılı sonunda Türkiye’nin milli gelirinin ilk kez 1,5 trilyonu aşacağını ve kişi başına gelirin 17 bin doların üzerine çıkacağını belirtti. Ülkenin dünyanın 16., Avrupa’nın ise 6. büyük ekonomisi olacağını ifade etti.
OVP kapsamında 2026-2028 dönemi için büyüme, işsizlik, enflasyon, cari denge ve bütçe dengesi hedefleri açıklandı. Yılmaz, tek haneli enflasyon ile fiyat istikrarının kalıcı olarak sağlanacağını vurguladı.
Sektörel ve Yapısal Politikalar
Yılmaz, KOBİ’lerin rekabet gücünü artırmak, dijital dönüşümü hızlandırmak, yerli ve yenilenebilir enerji yatırımlarını güçlendirmek ve ulaşım altyapısını bütüncül bir şekilde ele almak gibi stratejik alanlarda adımlar atılacağını söyledi. Ayrıca gıda üretimi ve sosyal konut konularına öncelik verileceğini aktardı.
Soru-Cevap Kısmında Öne Çıkanlar
Kur hedefi konusunda Yılmaz, dalgalı kur rejimi uygulandığını ve piyasanın arz-talep dengesinin belirleyici olduğunu belirtti. Deprem harcamalarının 2026-2027’de devam edeceğini, NATO hedeflerine ulaşılması ve savunma sanayisindeki ilerlemenin sürdüğünü aktardı.
Büyüme potansiyeline dair Yılmaz, toplam faktör verimliliğinin artırılmasının kritik olduğunu ve beşer sermaye, gıda, sosyal konut, enerji ve lojistik alanlarında çalışmalar yapılacağını söyledi. İşsizlikle mücadelede Doğu ve Güneydoğu’da mesleki eğitimin önemine değindi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise enflasyonun yüzde 30’un altına doğru bir trend içinde olduğunu, kamuda tasarruf politikasının sonuç verdiğini ve terörsüz Türkiye sürecinin ekonomiye olumlu etkiler yaratacağını vurguladı.
Ekonomistlerin Değerlendirmesi
Ekonomistler, OVP’yi tarihsel bir tablo olarak değerlendirerek, Türkiye ekonomisinin dezenflasyon, büyüme ve dış dengede önemli kazanımlar elde ettiğini belirtti.
