Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel yangınında hayatını kaybeden 78 kişiyle ilgili yürütülen soruşturmada önemli bir gelişme yaşandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın aralarında genel müdürlerin de bulunduğu 9 personeli hakkında yurt dışına çıkış yasağı getirildi.
Bolu’da büyük bir acıya neden olan Grand Kartal Otel yangını faciasına ilişkin soruşturma derinleşerek devam ediyor. Bolu 1. Sulh Ceza Hakimliği, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 9 çalışanı hakkında yurt dışına çıkış yasağı kararı aldı.
Soruşturma İzni Danıştay’dan Geldi
Soruşturma, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un başlangıçta izin vermediği bu personel hakkında Danıştay 1. Dairesi’nin verdiği soruşturma izninin ardından hız kazandı. Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı, 9 şüpheliyi “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan adli kontrol talebiyle hakimliğe sevk etti.
Şüpheliler arasında Yatırım İşletmeler Genel Müdürü Neşe Ç., Yatırım ve İşletmeler Genel Müdür Yardımcıları Levent K. ve Elçin Ş.Ö., emekli Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürü Şennur A.D. gibi üst düzey bürokratlar bulunuyor.
Bakanlık Personeli SEGBİS ile İfade Verdi
Savcılık, şüpheli bakanlık personellerini Bolu’ya getirtmek yerine, ifadelerini Ankara’dan SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) aracılığıyla alınmasını sağladı.
İfadelerinde şüpheliler, özellikle yurt dışı yasağı gibi adli kontrol kararlarının kamu ve kişisel işler açısından mağduriyet yaratacağını savunarak talebin reddini istedi. Emekli bürokrat Şennur A.D., eşinin yüksek yargı mensubu olduğunu belirterek kaçma şüphesinin bulunmadığını vurguladı.
Yurt Dışı Yasağı Kararı Onaylandı
Hakimlik, yapılan itirazlara rağmen 9 personel hakkında yurt dışına çıkış yasağı kararı verdi.
Yasak getirilen isimler arasında Neşe Ç., Levent K., Elçin Ş.Ö., Şennur A.D., Bülent Ç.Ç., Barış B., Melda A. ve Ramazan A. yer alıyor.
Barış B., Melda A., Şüle A.A. ve Ramazan A.’nın yurt dışına çıkış yasağı ise 6 ay ile sınırlandırıldı.
Kararın gerekçesinde, “atılı suçun vehameti, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösterir somut delillerin bulunması ve şüphelilere ileride verilmesi beklenen muhtemel ceza miktarı” göz önüne alınarak adli kontrol tedbirinin ölçülü olduğu belirtildi.
