Derlüks Yatırım Holding A.Ş. (DERHL), yatırımcı sabrını zorlamaya devam ediyor. 25 Mart 2025 tarihinde yapılan 2024 yılı olağan genel kurul toplantısının azınlık pay sahiplerinin talebiyle ertelendiği kamuoyuna duyurulmuştu. Bu toplantı için belirlenen yeni tarih olan 23 Mayıs 2025 ise şimdi şirket tarafından yapılan bir başka KAP açıklamasıyla süresiz olarak ertelendi.
Şirketin 21 Mayıs 2025 tarihli KAP bildiriminde şu ifadelere yer verildi:
“25 Mart 2025 tarihinde yapılan 2024 yılı olağan genel kurulu toplantısının azınlık pay sahiplerince ertelendiği bilgisi 25 Mart 2025 tarihinde duyurulmuştu.
Toplantı sırasında 23 Mayıs 2025 olarak belirlenen ertelenen genel kurul tarihi görülen lüzum üzerine ertelenmiş olup, yapılması planlanan genel kurul toplantısına ilişkin bilgiler ayrıca duyurulacaktır.
Kamuoyuna ve sayın ortaklarımızın bilgisine sunarız.”
Bu açıklama, yatırımcılar arasında büyük tepkiye yol açtı. “Görülen lüzum” gibi muğlak ve gerekçesiz bir ifade ile ikinci kez ertelenen genel kurul toplantısı, Cemal Güzelci yönetiminin zaman kazanmaya ve olası denetimlerden kaçınmaya çalıştığı yönündeki şüpheleri daha da güçlendirdi.
Hukukçu Görüşü: "Hukuki Denetim Artık Şart"
Süreç hakkında görüş bildiren Av. Mustafa Özdemir, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“#DERHL inceleme gerektirir. 2 aylık erteleme sonrası ‘görülen lüzum üzerine’ gibi muğlak bir nedenle, zamanı belirsiz olarak bir erteleme #KAP açıklaması daha... Hukuki denetim önemi kritik hale geldi.”
SPK ve TTK Ne Diyor?
Uzmanlar, Derlüks Yatırım Holding’in bu ikinci erteleme kararının mevcut mevzuatla bağdaşmadığını vurguluyor. Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 420. maddesine göre, genel kurul toplantısı yalnızca bir kez ve en fazla bir ay ertelenebilir. Süresiz erteleme için yasal bir dayanak bulunmuyor.
Öte yandan, Sermaye Piyasası Kurulu’nun Kurumsal Yönetim Tebliği (II-17.1) ve Özel Durumlar Tebliği (II-15.1), yatırımcıya eşit bilgi sağlanmasını ve genel kurulların zamanında yapılmasını zorunlu kılıyor. “Görülen lüzum” gibi soyut bir gerekçeyle yapılan iptalin bu kurallarla bağdaşmadığı açık.
Sermaye Piyasası Kanunu’nun 103. maddesi ise yatırım kararlarını etkileyebilecek bilgilerin gizlenmesi veya ertelenmesi durumunda, SPK’nın doğrudan müdahale edebileceğini ve yaptırım uygulayabileceğini belirtiyor.
Ayrıca TTK’nın 548 ve 553. maddelerine göre, yönetim kurulu üyeleri kasıtlı olarak genel kurulu engellerse, ortaya çıkan zararlardan şahsen sorumlu tutulabiliyor.
Bu değerlendirme, yalnızca yatırımcıların değil, hukukçuların da şirketin yönetim uygulamalarından ciddi şekilde endişe duyduğunu gösteriyor.