YatırımX Ekonomi Financial Times'tan Türkiye Örneği Üzerinden Küresel Merkez Bankalarına Politik Risk Uyarısı

Financial Times'tan Türkiye Örneği Üzerinden Küresel Merkez Bankalarına Politik Risk Uyarısı

Gelişmekte olan kritik bir ekonomi olan Türkiye'nin inatçı enflasyonla mücadelesi, İngiliz gazetesi Financial Times'ın analizine konu oldu. İşte detaylar...

İngilizlerin saygın gazetesi Financial Times (FT), yayımladığı analizde Türkiye'nin ultra ortodoks ekonomi politikalarına dönüş yapmasına rağmen yüksek ve inatçı enflasyonu düşürmekte karşılaştığı zorluklara dikkat çekti. Türkiye'nin ekonomik yönetimi, artık bir G7 üyesi kadar büyük bir ekonomiye sahip olması nedeniyle daha geniş çapta mercek altına alınıyor.

Türkiye: Kritik Büyüme, İncelenen Politikalar

FT, AB sınırında yer alan büyük ve kritik bir gelişmekte olan ekonomi olan Türkiye'nin, IMF tahminlerine göre 2025 yılında satın alma gücü paritesine göre ölçülen GSYH'de İtalya'yı geride bırakacağını belirtti. Ancak 85 milyonluk nüfusuna rağmen yaşam standartlarının hala İtalya'nın yaklaşık yüzde 70'i seviyesinde olduğu vurgulandı.

Analizde, Türkiye'nin son dönemdeki ekonomik yolculuğunun zorlu geçtiği belirtilerek, özellikle geleneksel faiz-enflasyon dengesinin bozulduğu yıllara dikkat çekildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın düşük faizlerin enflasyonu düşüreceği yönündeki alışılmışın dışındaki görüşünde ısrarcı olduğu dönemde, resmi TÜFE enflasyonu 2022'de yüzde 85'i aşarak Avrupa ülkelerindeki oranların çok üzerine çıktı.

Şaşırtıcı Politika Dönüşü ve Yeni Yönetim

2023'teki yeniden seçimlerin ardından yaşanan tam politika dönüşü ile birlikte merkez bankası yönetimi değişti ve sıkı para politikasına geçiş sinyali verildi.

Şu anki TCMB Başkanı Fatih Karahan, ortodoks politikalara dönüşten bu yana görev yapan ikinci isim. Karahan’ın New York Fed kariyeri ve doktora derecesi ile ortodoks çizgiye uyumlu bir dil kullandığı belirtiliyor. Ancak 2019'dan bu yana Türkiye'de fiyatların neredeyse sekiz katına çıktığı gerçeği, mücadelenin büyüklüğünü gösteriyor.

Enflasyonun İnadı ve Hedef Sapması

Kasım ayına ait son verilerde yıllık TÜFE'nin yüzde 32,9’dan yüzde 31’e gerilemesine rağmen, gıdadaki yavaşlamanın ana etken olduğu, temel fiyat artışlarında kayda değer bir yumuşama görülmediği ifade edildi. Yıl boyunca dezenflasyonun hızının azalması, TCMB’nin yıl sonu yüzde 24 hedefinin ciddi farkla aşılacağı beklentisini güçlendiriyor.

Eski TCMB başekonomisti Hakan Kara'ya göre, ekonominin daha öngörülebilir hale gelmesine karşın Merkez Bankası'nın "fazla iyimser şekilde" hızlı faiz indirdiği yorumu yapılıyor. Piyasalar, Banka'nın yılın son toplantısında en az bir puan daha faiz indirimi yapacağını öngörüyor.

Türkiye Dersleri: Diğer Merkez Bankalarına Kritik Mesaj

Analiz, enflasyon beklentilerindeki düşüşü cesaret verici bir unsur olarak görse de, en iyimser piyasa tahminlerinin bile TCMB'nin 2026 için yüzde 16'lık projeksiyonunun oldukça üzerinde olduğuna dikkat çekiyor (Hanehalkı medyan beklentisi yüzde 40'ın üzerinde).

Türkiye için ana ders, kalıcı enflasyonla mücadele yolunun uzun olması ve 2026'da parasal gevşeme hızının azaltılması gerektiğidir.

Diğer ülkeler için mesaj ise son derece net: "İyi niyetli temennileri ekonomi politikasına dönüştürmenin bedeli genellikle ağır olur."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *