Türkiye’deki milyonlarca haneyi yakından ilgilendiren yeni elektrik tarifesi için geri sayım başladı. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından hayata geçirilen düzenleme ile 2026 yılı itibarıyla mesken aboneleri için yıllık tüketim limiti 4 bin kilovatsaat (kWh) olarak uygulanacak. Bu eşiği aşan aboneler, "son kaynak tedarik tarifesi" kapsamına alınarak devlet desteğinden mahrum kalacak.
Faturalarda Yüzde 80’e Varan Artış Kapıda
DW Türkçe’den Pelin Ünker’in haberine göre meslek örgütleri yeni tarife yapısının faturalar üzerinde yıkıcı bir etkisi olabileceği konusunda uyarıyor. Yapılan hesaplamalar, destek mekanizması dışına çıkan bir hanenin faturasının bir anda yüzde 50 ile yüzde 80 arasında artabileceğine işaret ediyor.
900 TL ödeyen bir hanenin faturası 1.500 - 1.800 TL seviyesine,
1.500 TL ödeyen bir hanenin faturası ise 2.500 TL’nin üzerine çıkabilecek.
Özellikle hane nüfusu yüksek olan, elektrikli ısıtma veya soğutma cihazlarını yoğun kullanan tüketicilerin bu sınıra takılma riski oldukça yüksek görünüyor.
TÜİK Verileri: Enerji Yoksulluğu Derinleşiyor
TÜİK’in "Yoksulluk ve Yaşam Koşulları İstatistikleri 2024" verileri, Türkiye’deki enerji yoksulluğunun boyutlarını gözler önüne seriyor. Araştırmaya göre, medyan gelirin yüzde 60’ının altında geliri olan hanelerin yüzde 43,2’si evini yeterince ısıtamadığını beyan ediyor.
Gelir düzeyi arttıkça bu oran düşse de, asgari ücretli ve kiracı olan ailelerin büyük bir kısmının "beklenmedik bir harcamayı karşılayamama" (yüzde 31,8) ve "konut masraflarını ağır yük görme" (yüzde 13,6) gibi sorunlarla boğuştuğu görülüyor. Yeni tarife değişikliğinin, bu kırılgan grupta doğrudan bir ekonomik kriz etkisi yaratmasından endişe ediliyor.
Evde Elektriği En Çok Ne Tüketiyor?
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın verilerine göre, ev içi elektrik tüketiminde cihazların payı şu şekilde dağılıyor:
- Buzdolabı: Yüzde 30
- Aydınlatma: Yüzde 28
- Fırın ve Ocak: Yüzde 10
- Televizyon: Yüzde 10
- Çamaşır Makinesi: Yüzde 7
Ayrıca modem ve uydu alıcısı gibi "stand-by" (bekleme) modunda kalan cihazların, toplam ev tüketimi içinde yüzde 5 ile yüzde 10 arasında bir paya ulaşabileceği ifade ediliyor. Uzmanlar, tek başına bireysel tasarrufun yeterli olmayacağını; barınma koşulları, yalıtım sorunları ve gelir adaletsizliğinin maliyetleri artıran temel unsurlar olduğunu vurguluyor.
